22 Temmuz 2009 Çarşamba

İlk tatil gününe iki gün kala..

gözümü açtığımdan beri libya da, çalışıyorum çalışıyorum çalışıyorum!!! hala şehri keşfedecek zaman bulamadım:S çok yoğun geçiyor günlerim :s biranönce tatil günüm gelsin istiyorum!!!(bu arada hafiften kandırıldığımı farkettim bana burası için sadece cumaları tatil denmişti meğersem ctesileri de tatilmiş!!!)
....
şu an misafir olarak kaldığımız evde rahatım, konforum yerinde umarım asıl yaşayacağım yerde en az burası kadar iyi olur :( çünkü bu kadar iptidai bi şehirde en azından yaşam alanında alışageldiğimiz konfor sağlanmazsa sıkıcı ve üzücü olabilir...
....
bu arada libyada tütün ürünleri hiçte ucuz mucuz değil( orda sigara çok ucuz diyenlere duyrulur!!) zaten kendi sigaramıda bulamıyorum :( nargileye sarıcam sanırım, köşebaşı nargile kafe :D bunların cepte taşınanlarından var mıdır aceba :D
...
aldığım arapça öğrenme kılavuzları ve kitapçıklarının bu kadara işe yarayacağını düşünmemiştim walla, çat pat derdimi anlatmama yardımcı oluyorlar, aklımı seveyim:))

neyse..yine iş zamanı..sonra görüşürüz

St

19 Temmuz 2009 Pazar

00218 91 732 84 94 ;)

Heyho millet, bugün Libya numaram geldi!!! 00218 91 732 84 94 buyrunuz, kaydediniz, sapıklık yapınız ehuehuehuehuehue ;)

walla başladığı gibi gidior burası, feci yoğun dün gece 3 e kadar proje başındaydım, o yüzden de bugün feci uykulu geçti, umarım bu düzensizlik daim olmaz!!! :S

şantiye çok yoruyor, genelde yorar zaten şantiye ama burası extra yoruyor çünkü gölgede sıcaklık neredeyse 40 derece, ne yapacağız merak ediyorum :S

3.gün ama ilk gün çıktığımız yemek sırasında gördüğümden daha fazla göremedim hala Tripoli yi, gizemlerini ve keşfedilesi yerleriyle beni beklemekte yeni şehrim; az kaldı talan edeceğim ;)

St

18 Temmuz 2009 Cumartesi

Green Square ve Al Saray Restaurant

Geldimmmm! ;)

Sabah saat 8.30 dan beri ayaktayım, Türkiye saati ile 9.30, arada yaklaşık bir saatlik fark var,her neyse...Çok garip türlü türlü rüyalar içinde telefonun alarmıyla uyanıp solumda yeni oda arkadaşımı görmemle "oops!" diye sıçramam bir oldu, farkında değilim yeni bir yerde olduğumun hala :)

Kalkıp kendime müsli ve meyvelerden oluşan bir kahvaltı hazırladım. Ha tabi nasıl bir yerde kaldığımı anlatamadım size, şöyle özetleyeyim, şu anda benim asıl çalışma ofisimde değiliz ama ilerde olacak yer de buna yakın bir atmosferde olacak..

Burası benim patronun kankasının ofisi, ev ofis diyelim, 3 katlı bir villa en üst katta güzel geniş bir teras var, bir altında mutfak, yatak odaları ve banyolar, en alt giriş katında ise ofis olarak kullanılan normalde salon olması gereken geniş mekan var. Ferah bir mekan, yazlık havasında. Çalışan iki mimar var ve herkes gündelik kıyafetleriyle takılıyor, eh sonuçta işe gitmek için bir kat alta inmek yeterli :)) Neyse kuzular bizim asıl yer oluşana kadar burada misafiriz ;)

öğleden sonra ilk şantiyeme gideceğim benim patronla;). Sabah kalkıp paftaların çıktıları ve projenin bir bölümünün sahaya aplikasyonuna yönelik projelendirmesiyle uğraştım, ardından mutfak bölümünde harekata geçtim ;)

Bu evde iki tane libyalı bayan çalışıyor, sabah erken saatte gelip akşamları gidiyorlar, tüm gün boyunca da evin temizliği ve yemeklerle uğraşıyorlar. Ancak yemek kültürleri arap kökenli olduğundan- bol baharatlı, acılı ve etli- buradaki türkler bıkmış durumdalar:)) Patronla beraber onlara zeytinyağlılar nasıl yapılır bulgur pilavı vs nasıl yapılır gösterdik, beraberde yaptık, eh zaten bu yaptıklarımız iki günlük öğle ve akşam yemeğimiz :) neyse çok acıktım birazdan hazır olur sanırım :D

Gelelim dün yani Tripolideki ilk günümde neler yaptım...

Walla havaalanından çıkışımız kabus gibiydi, cuma günü burada resmi tatil olduğundan görevli sayısı azdı ve her şey çok yavaştı (hoş, sanırım normali de bundan pek farklı değilmiş) pasaport ve valiz kısmında yaklaşık bir buçuk saat bekledik!!! Tripoli-İstanbul arası 2 saat, siz düşünün :S

Sonrasında patronun kankası bizi almaya gelmişti, onla kalacağımız eve geldik..yerleşme ve hoşbeş kısmından sonra market alışverişi için dışarı çıktık.

Alışverişten önce bunların iş dünyasından tanıdıkları biriyle görüşmek üzere buranın en meşhur restoranlarından biri olan El-Saray a gittik. Restoran dediğime bakmayın cafe gibi bişey:D ama başarılı bence , El sarayın bulunduğu yer Green Square denen meşhur bölge, denizin kıyısında, yorgun olduğum için kıçımı kaldırıp dolaşamadım ama yakında fotolarıyla burada konu olacak :)))

Gelmişken akşam yemeğide yiyelim deyip menü istedik...Önüme gelen listeden öyle bir nokta atışı yapmışım ki helal dedim kendi kendime...adını hatırlamıyorum ama süper bir yemek söylemişim, etli dürüm gibi yanında, patates kızartması ve lahana salatasıyla geliyor ki hepsinin tadı mükemmeldi, bol baharatlı, acılı, tam benlik yani! :D

Patates kızartması çok lezzetliydi; ben böyle bir şey yemedim! Değişik acılı bir sosla kızartmışlar ama müthiş olmuş, başlı başına bir yemek olabilir bence :D Ette çok lezzetliydi, ben mutluluktan gülmeye başlayınca bu lezzetlere uzak yada sıkılmış olan masadaki diğer türkler bana garip garip baktılar :)))

Ardından yine buranın meşhur alışveriş merkezine gittik buranın migrosu diyeyim size, çok kalabalık feci izdiham vardı!

iki sepeti taşarcasına doldurduktan sonra buradakilere tatlı yapacağım dediğimden deli gibi pirinç unu aradık marketin içinde ama bulamadık. Da asıl komiği benim pirinç ununu oradaki lokal çalışanlarına anlatmaya çalışmam, bir elime pirinç bir elime un almışım (her yerim un oldu zaten) "mix, mix! sugar food, sweet food!" diye kıçımı yırtıyorum ahahaha :D neyse ingilizceyi çat pat bilen bir görevli geldi de yardımcı oldu ellerinde kalmamış yada anlamadı salladı ;)

ardından sebze meyve alışverişine gittik, bir ikram bir hürmet manavlardaki görmelisiniz sanırım hep ordan alışveriş yapıldığı için (patronun kankası 2 küsür metre 120 kilo ve bmw x5 kullandığı için de olabilir tabi)dolu dolu bir sebze meyve alışverişinden sonra arabayla bir şehir turu attırdılar bana ardından eve geçtik zaten sonrasını biiyorsunuz dün gece kısacık bir şeyler yazacak kadar vaktim oldu ardından uyudum..;)

neyse öğle yemeği hazır sofra da..ben kaçar

St

Tripoli deyim..

Merak etmeyin sağ sağlim vardım buraya;))) ama şu an çok rahat yazamıyorum..yarın ilk saatlerin detaylarını 2.gününkülerle birlikte uzun uzun vereceğim...başlangıç olarak kısaca şunu diyebilirim ki:

Burası bambaşka! :)))

17 Temmuz 2009 Cuma

ve yine İstanbul' daki son saatlerim

artık bende alışkanlık oldu, yeni bir yere göç etmeme saatler kala blog oluşturuyorum, kehkehkeh:)

bu sefer ki mahalimiz Libya olacak canlarım, Libya'nın başkenti Tripoli(Trablus)den yazacağım artık sizlere :) . Bakalım Libya'da ne yenir ne içilir, nerelere gidilir nerelerde takılınır, hep beraber keşfedeceğiz ;)

önceki blogumun takipçileri bilirler kaldığım yer Isparta idi orada bile yazacak dolu şey vardı; bu sefer farklı bir ülke farklı bir şehir, çapı genişlettik, hayırlısı :D

15 uçağıyla gidiyorum ha tabi bu arada hava alanında her an askerlikten dolayı çevirebilir ülkemin polisi "du bahalım deliganlu nireye " deyu :P,ama sorun çıkmazda gidersem herhalde 17 gibi oralarda olurum, bildiğim kadarıyla gider gitmez bir toplantı yapacakmışız, ondan dolayı ya gece yazarım artık ya da yarın, ilk yazımı; ama yazacağım yine bol bol yine uzun uzun;)))... tabi çevre yapıp sosyalleşince bana bir haller oluyor biliyorsunuz bir tembelleşiyorum yazma konusunda da ama merak etmeyin sizi habersiz bırakmayacağım...;)

neyse ben bir duşa girip son hazırlıkları yapayım, devamını Libya'da getiririm ;)

St